Büyülü bir Akdeniz kenti; Napoli ve Amalfi sahilleri

Opr. Dr. Ayşegül Ersanlı, seyahatte bulunduğu İtalya’nın güney şehri Napoli hakkındaki izlenimlerini ve seyahat notlarını Ophthalmology Life dergisi okuyucuları ile paylaştı. İşte  Ersanlı’nın kaleminden Napoli…

Akdeniz’in büyülü atmosferinde tarihin izleriyle şekillenmiş bir körfez kenti Napoli, eski İtalyan filmlerini anımsatıyor. Amalfi sahili ise besteci Wagner, yazar D.H. Lawrence, Sophıa Loren ve Greta Garbo gibi sanatçılara ev sahipliği yapmış.

Yolculuğumuzun ilk durağı Napoli’ydi. Napoliten şarkıların diyarı Sophia Loren ve pizzanın başkenti Napoli. Her şeyiyle kendine özgü güzel eski bir imparatorluk başkenti. Vezüv Yanardağı tüm heybeti ve sakinliğiyle şehrin yanı başında yer alıyor. Sahil şeridi boyunca eski binalar çok güzel korunmuş durumda. Şehrin merkezindeki dar sokaklarda ise pencereden pencereye asılı beyaz çamaşırlı evler sizi adeta eski İtalyan filmlerine götürüyor. Napoli oldukça büyük bir şehir. Arkeoloji ve Capidomonte müzeleri görülmesi gereken yerler. Gündüz hemen her köşe başında pizza yiyebilirsiniz. Akşamları ise deniz kenarında Napoliten şarkılar eşliğinde, deniz ürünleri yiyebileceğiniz çok şık ama hesaplı restoranlar var.

FAKİR İNSANLARIN YİYECEĞİNDEN İTALYA SEMBOLÜNE

Önceleri Napolili fırıncılar fakir insanlar için, ince hamurun üzerine bir takım malzemeler ekleyerek ekmek gibi bir şeyler yaparlarmış ve bunun adına pizza derlermiş. Günün birinde Kraliçe Margherita pizza yemek istemiş ve bunun üzerine saraya ünlü pizza ustası Raffaela çağrılmış. Ve Raffaele Usta, İtalyan bayrağının renklerini taşıyan domates, fesleğen ve mozerella peynirli pizzayı yapmış. Kraliçe bunu yiyince çok beğenmiş ve kraliçenin şerefine pizzanın ismine Pizza Margherita denilmiş. O günden sonra, pizza sadece fakir insanlar tarafından değil soylular tarafından da yenilmeye başlanmış.

FAKİR İNSANLARIN YİYECEĞİNDEN İTALYA SEMBOLÜNE

Önceleri Napolili fırıncılar fakir insanlar için, ince hamurun üzerine bir takım malzemeler ekleyerek ekmek gibi bir şeyler yaparlarmış ve bunun adına pizza derlermiş. Günün birinde Kraliçe Margherita pizza yemek istemiş ve bunun üzerine saraya ünlü pizza ustası Raffaela çağrılmış. Ve Raffaele Usta, İtalyan bayrağının renklerini taşıyan domates, fesleğen ve mozerella peynirli pizzayı yapmış. Kraliçe bunu yiyince çok beğenmiş ve kraliçenin şerefine pizzanın ismine Pizza Margherita denilmiş. O günden sonra, pizza sadece fakir insanlar tarafından değil soylular tarafından da yenilmeye başlanmış.

AMALFİ KIYILARI

Napoli Körfezi’nin güneyinde Sorrento ve Salerno arasındaki kıyı şeridi Amalfi kıyıları olarak adlandırılıyor. Buradaki dağlar denize çok dik indiği için özellikle, Possitano ve Vietri sul Mare arasındaki kıyı şeridi uçurumlarla dolu. Bu yüzden, yollar dar ve tehlikeli virajlarla dolu. Yolun bir kısmında iki arabanın yan yana geçmesi imkânsız ama manzara gerçekten büyüleyici. Bir tarafta sarp kayalıklar ve altında uzanan masmavi deniz, diğer tarafta ise limon ve zeytin ağaçlarıyla dolu taraçalar. Yalnız burada yetişen limonlar bizde yetişenlere benzemiyor. Nerede ise bir ayva büyüklüğünde, kalın kabuklu ve çok güzel kokulular. Limon, biblodan tuzluğa, masa örtüsünden sabuna kadar her şeyde var. Özellikle de limon şeklindeki kokulu sabunları her köşe başında görmek mümkün. Bu arada İtalyanların limondan yaptıkları “Limonçello”yu da unutmamak gerekir.

RAVELLO’DAN WAGNER GEÇTİ

Sahil şeridine adını veren Amalfi küçük sempatik bir kıyı kasabası. Hemen merkezinde ünlü katedrali var. Amalfi’nin üzerinde yer alan Ravello bence buradaki en güzel yer. Yüksekte yer aldığı için Ravello’dan kuş bakışı tüm sahili görmek mümkün. Burası besteci Wagner’e, yazar D. H. Lawrence’a, Sophia Loren ve Greta Garbo gibi birçok ünlü yıldıza yıllarca ev sahipliği yapmış. Ravello’ya yerleştikten sonra en güzel eserlerini bestelediği söylenen Wagner’in anısına her sene burada müzik festivali düzenleniyor. Possitano tümüyle kayalıklar üzerine inşa edilmiş küçük, renkli evlerin yer aldığı masalsı bir kasaba. Sokaklar çok dar, sokak yerine birçok yere merdivenle ulaşılıyor. Kasabanın merkezine sadece yürüyerek gidebilirsiniz, ulaşım aracı yok. Possitano el yapımı sandaletleriyle ünlü.

İMPARATOR TİBERİUS’UN AŞIK OLDUĞU ADA: CAPRİ

Bu şirin adaya, her taraftan feribotla ulaşım mümkün. Ama adaya yaklaşırken, Akdeniz’in hırçın dalgaları gemiyi beşik gibi salladığından herkesin gemide dağıtılan torbalara ihtiyacı olabiliyor. Capri; Capri ve Anacapri olmak üzere ikiye ayrılıyor. Adanın merkezinde dünyaca ünlü butikler ve lüks oteller yer alıyor. Anacapri’de ada halkı yaşıyor. Anacapri’den bindiğiniz teleferikle adanın en tepesine çıkılıyor. Buradan görülen manzara gerçekten büyüleyici. İmparator Tiberius’un buraya geldikten sonra, neden buradan ayrılmadığını anlamak çok zor değil. Açık havalarda tepeden Napoli Körfezini ve Vezüv’ü tüm ihtişamıyla görmek mümkün.

Ophthalmology Life 2015 22. Sayı