Göksel Gülensoy ile İstanbul’un gizli tarihine yolculuk

İstanbul… büyük imparatorlukların başkenti…Tarih öncesi dönemden byzantion ve antik Yunan’a;Konstantinopolis’ten, Konstantiniyye’ye ve şimdiki İstanbul’a dek uzanan gizemli zengin bir tarih… Görünenin ardındaki sırlara ulaşmak için iyi göze sahip araştırmacılara biçilmiş bir kaftan… ezoterizm ve ezoteristlerin gizli kapılarına açılan yolculuk… gizemi ve sırlarıyla büyüleyici bir kent… İstanbul’un anlatıcılarına kulak kabarttığımızda kenti yeniden keşfediyoruz… İstanbul’u bize yeniden betimleyen isimlerden biri ise araştırmacı kişiliği ile birtakım gizli bilgileri gün ışığına çıkaran yönetmen Göksel Gülensoy.

Yönetmen Göksel Gülensoy, 1998 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan aldığı özel izin ile başladığı “Ayasofya’nın Yer Altı Tünelleri” belgesel film projesinin sonuna yaklaştı. Robot
kameralar ile Ayasofya’nın gizli tünellerine yaptığı dalışlar sonucunda keşfettiklerini çektiği belgesel ile bize göstermeye hazırlanıyor. Bu sırada ise Araştırmacı Yazar Erhan Altunay ile
ortak çalışması İstanbul’un sırlarını konu alan 2 ciltlik bir araştırma kitabının da son hazırlıklarını yapıyor. Belgeselin son rötuşları yapılıp, “uluslararası arenada sürpriz isimler” olarak açıkladığı kişilerle ek röportajlar tamamlanırken, İstanbul kitabı da Kasım ayında yapılacak olan Tüyap Kitap Fuarı’na yetiştirilmeye çalışılıyor. Bu yoğun atmosfer sırasında sıcağı sıcağına Gülensoy ile görüştük. Röportajımız İstanbul’un bilinmeyenlerine doğru bir
yolculuğa açılıyor…

Masalcı’nın gizli kahramanısınız… Aynı zamanda Dan Brown da Cehennem kitabında sizden bahsediyor.. Kitaplara konu olmayı seviyorsunuz anlaşılan… 🙂

Evet. Her ne kadar gerçek hayatta şövalye olamasak da kitaplarda şövalye olduk.

İstanbul’un gizemli tarihini anlattığınız sizin kaleme aldığınız kitaba dönersek; çıkacak olan kitabınızın kapsamı ne olacak?

Kitabın ismi henüz tam olarak netleşmedi; ama İstanbul’un Saklı Tarihi’ni anlatıyor olacağız. Bu bir araştırma kitabı, anlatılarımızı belgeler ile birlikte ortaya koyuyoruz. Ağırlıklı olarak İstanbul’da şimdiye kadar bilinmeyen konulara değindik. İstanbul’daki yaşanmışlıklar sonucu beliren birtakım izleri takip edip ulaştığımız bilgileri kitapta bulacaksınız. Antik Çağ’dan İstanbul’un kuruluşundan başlıyor; daha sonra İstanbul’a gelen kavimler, İstanbul’a dair hikâyelerle birlikte İstanbul’u anlatıyoruz. Roma’nın temel taşlarının ve boğazdaki tapınaklarının kurulmasıyla başlayan süreç… Roma, Doğu-Batı Roma- kuruluş ve efsaneleri ile kitabın ilk cildi tamamlanıyor. Devamı ikinci kitapta, bu ciltte ise Osmanlı Devleti ve Türkiye Cumhuriyeti’ni anlatıyoruz. Yani yakın tarihe kadar tüm dilimlere değiniyoruz. Efsanelerden ve benim de dâhil olduğum yaşanan hikâyelerden yola çıkılarak yazılıyor.

Efsaneler gerçek mi?

Ben efsanelere inanarak yola çıkarım. En başta her efsanede yüzde 70’lik bir gerçeklik payı olduğunu düşünürüm. Gerçek hayattaki izlerini takip ederim, ipucu bulduğumda ise o efsanenin peşine daha sıkı düşerim ve elimde deliller varsa o efsaneyi realize ederim, ya da eminsem gerçekliğini kanıtlamaya çalışırım. Birçok efsaneyi sepete attık. Bazı bilgileri de tarih kitaplarını dan yırttık, attık.
Bir örnek verebilir misiniz?

Araştırmalarıma başlamadan, yıllar önce Giovanni’nin bir kitabında okuduğum efsane çok ilgimi çekmişti. Efsanede Sarayburnu’ndan adaların altına uzanan tünellerin olabileceğinden
bahsediliyordu… İstanbul’un tünellerinin olduğunu biliyordum, ama adaların altından tünellerin uzanması çok ilgimi çekmişti. Biz de bu efsaneyi araştırdık. Bir gemi tuttuk, bu gemi ile 3 ay boyunca Heybeliada ve Adalarda araştırmalar yaptık. Sarayburnu açıklarında da araştırma yaptık, bölgenin haritasını çıkardık ve sonuç olarak adalara kadar uzanan bir tünel yoktu. Ayasofya’dan girip adalardan çıkmak gibi bir şey söz konusu değil. Artık buna inanmasınlar örneğin…

Yüzükleriniz çok ilgi çekici, özel anlamları olmalı…

Evet, şövalye yüzükleri… Her birinin ayrı bir anlamı var . Yüzüklerimin biri Selçuklu, biri Roma kartalı. Diğerleri şövalyelerin kullandığı kask ve amblemleri simgeliyor. Bunları takıyorum uzun yıllardır kendimi bu dünyanın içinde bulduğumdan bu yana yüzüklerim yaptığım bu gizemli yolculukta bana ilham veriyorlar.

Erhan Altunay’ın “Masalcı” kitabında da bu yüzüklere bir gönderi var…

Evet, Yazar Erhan Altunay’ın “Masalcı” kitabına başlamasında da yüzükler O’na ilham vermişti. İstanbul’a dair paylaştığımız ezoterik hikâyeler, sohbetlerimiz sırasında O da şövalye yüzüklerimin fotoğraflarını çekmişti, beni şövalye olarak tanıtıp başladığı öyküler sosyal medyada oldukça ilgi gördü ve sonrasında da Masalcı doğdu…

Fakat daha keşfedilmeyen tüneller var değil mi?
Tabi ki, daha çok var… Mesela daha 4 ay önce Nea kilisesinin altında yeni tüneller bulundu. Nea, O dönemde çok değerli eşyaların ve kutsal hazinelerin saklandığı bir kilise. Biz daha
sonra oralarda da araştırma yaptık.

Ayasofya belgeseli çekimi sırasında edindiğiniz yeni bilgilere yer veriyor musunuz kitabınızda?

Evet, bu belgeselden esinlendik. Yer altında edindiğim bilgiler ile Erhan’ın araştırmalarını biraraya getirdik. Erhan’ın Latince kaynaklardan yaptığı çeviriler, Yunanca çeviriler
araştırmalarımızı zenginleştirdi. Ayasofya’da Erhan ile Templar Şovalyelerinin izini sürdük. Templar Şövalyeleri uzun bir müddet Ayasofya’da kalmışlar, yaşamışlar ve Ayasofya’nın
yapımında da ezoterizmle ilgili birtakım bilgiler var.

Ayasofya’daki Templar işaretleri de bu bilgileri destekliyor. İstanbul’un sırlarına dair birkaç küçük ipucu verebilir misiniz?

Fatih Sultan Mehmet 1453’te İstanbul’u kansız aldı.Tüm tarih kitaplarında da belirtiliyor. Fatih Sultan Mehmet’in iç ve dış surlarla kapalı olan, çift kapılarla korunan böyle bir devleti
kansız nasıl aldığının hikâyesi olacak kitapta ve bu hikâyenin çok ilgi çekeceğini düşünüyoruz. Şu ana kadar bilinmeyen konulardan biri de Roma ve Bizans Döneminde İstanbul’da bir Müslüman mahallesinin olduğu. Eyüp’ün üzerinde bulunuyor bu Müslüman Mahallesi; hatta 1600-1700’lü yıllarda camilerinde namaz kılıyordu. Düşünsenize kalenin içinde Roma ve Bizans’ın içinde kimsenin bilmediği bir Müslüman Mahallesi vardı.
Kitapta cevabını bulabileceğiniz bir soruyu da size yönelteyim:
Sizce 1918-1923 arasında İstanbul’u kimler yönetti?

Kitap ve belgesel çıkmadan çok fazla açıklama yapamıyoruz ama Ayasofya belgesel çekimleri sırasında keşfettiğiniz ve tescillenen yeni yerler hakkında bilgi verebilir miyiz?

Evet. Ayasofya’nın gizli tünellerine yaptığımız dalışlar ile 1200 metrede ölçümler yaptık; şimdiye kadar bulunmayan mekânları ve kayıtlarda olmayan yerleri keşfettik. Tünellerdeki
odacıklarda Papaz mezarları bulduk ve bu mezarları da Fener Rum Patrikhanesi’ne onaylattık. Ben belgeselciyim, belgesel sabır işidir ve sabır ile bulduğumuz mekânları
görüntülemeye, edindiğimiz bilgileri yazmaya devam edeceğiz.

Ophthalmology Life 2017 26. Sayı